‘’Özgürlüğün de Eşitliğin de Adaletin de Kaynağı Ulusal Egemenliktir’’.

Taahhüdü İhlal Suçu Davaları Nelerdir

Taahhüdü İhlal Suçu Davaları

16.03.2020 0 Yorum

  • Alacaklı konumunda olan kişi alacağının tahsili içinicra takibi başlatabilecektir.

  • Alacaklı borcuna dayanak olan belgelerle birlikte icra takibi başlatmak için icra müdürlüğüne yazılı ya da sözlü olarak başvuruda bulunur. Bu başvuru takip talebi olarak adlandırılmaktadır.

  • İcra müdürü takip talebini ve dayanak belgeleri inceleyerek bir ödeme emri düzenler. Ödeme emri ve varsa dayanak belgeler borçluya tebliğ edilir.

  • İcra takibinin kesinleşmesi ile birlikte tahsili için yasal işlemlere başlanır.

  • Bu aşamada borçlunun hak ve alacaklarına haciz uygulanır ve varsa menkul ve gayrimenkulleri haczedilir.

  • Alacağın tahsili amacıyla haciz işlemlerinin ardından borçluya ait mallar satılmaya başlanır.


Satış işlemlerine başlanılmadan mallarının satılmasını istemeyen ve borcunu ödeyeceğini söyleyen borçlu satış işlemlerinin durdurulması için taahhütte bulunabilir. Ancak bu taahhüdün geçerli olması birtakım şekil şartlarına tabidir.



Öncelikle taahhüdün geçerli olabilmesi için alacaklının SATIŞ TALEBİNDEN ÖNCE bu taahhüdün bildirilmesi gerekmektedir.


Borçlu söz konusu borcu satış talebi verilmeden önce muntazam taksitlerle ödeyeceğini taahhüt eder. Ancak borçlu bu taahhüt ile birlikte ilk taksiti derhal ödemek zorundadır. Ayrıca yapılan taahhüt hukuka ve ahlaka da aykırı olmamalıdır.



“Madde 111 –
Taahhüdü İhlal Suçu Davaları Madde 111

Borçlunun taahhüt vererek borcunu taksitlendirmesi ona sınırsız taksit hakkı kazandırmamaktadır. Taahhütnamenin nasıl olacağı İcra İflas Kanunda açıkça belirlenmiştir. Borçlunun taahhüt ile borcu taksitlendirilecek olup borçlu ilk taksiti derhal ödeyecektir. Her bir taksitin bedeli borcun dörtte birinden daha az olamayacaktır. Borç taksitleri birbirini takip eden aylarda ödenecek yani borç aydan aya verilecektir. Borçlunun talep ettiği müddet ise üç aydan fazla olamayacaktır.



“Şu kadar ki borçlunun kafi miktar malı haczedilmiş bulunması ve her taksitin borcun dörtte biri miktarından aşağı olmaması ve nihayet aydan aya verilmesi ve müddetin üç aydan fazla olmaması şarttır.”

İlgili Link : Alacak Davalarında Bilinmesi Gerekenler

Borçlunun borcu için taahhüt vermesi ve bu taahhüdü yerine getirmesi halinde hem borçlu borcundan kurtulmuş olacak hem de alacaklı alacağına kavuşmuş olacaktır. Ancak borçlu vermiş olduğu taahhüde uymaz ise, taksitlerinden herhangi birisini vaktinde ödemez ise ne olacaktır?



“Madde 340 –
Taahhüdü İhlal Suçu Davaları Madde 340

Kanunda taahhüdünü ihlal eden borçlu için TAZYİK HAPSİ öngörülmüştür.
Ancak bu hapis cezası şikayete bağlanmıştır. Yani taahhüdü ihlal suçundan kişinin cezalandırılması alacaklının şikayetine bağlıdır.


Taahhüdü ihlal suçunda yetkili ve görevli mahkeme icra takibinin başlatıldığı yer icra ceza mahkemesidir.


Borcunu ödemeyen ve taahhüdü ihlal eden borçlunun cezalandırılması amacıyla alacaklı icra ceza mahkemelerine başvurarak dava açabilecektir. Bu davanın açılması belirli zamanaşımı sürelerine tabidir. Alacaklı icra mahkemesine suçun oluştuğu tarihten itibaren 1 yıl, suçun oluştuğunun öğrenildiği tarihten itibaren 3 ay içerisinde başvurmak zorundadır.
İlgili Link : Alacak Davalarında Bilinmesi Gerekenler



Hapis Cezasından Kurtulmak Mümkün Müdür?



Yargılama sonucunda borçlu hakkında tazyik hapsine karar verilmesi ve kararın kesinleşmesinin ardından cezanın tatbikine başlanır. Ancak borçlu bu aşamada borcunun tamamını ya da o tarihe kadar icra veznesine yatırmak zorunda olduğu miktarı öderse cezadan kurtulacaktır. Şayet tazyik hapsi uygulanmaya başlandıktan sonra borçlu borcunu öderse borçlu hemen tahliye edilir.


Şayet borçlu tahliye edildikten sonra da borcunu ödememeye devam ederse borçlu hakkında yeniden tazyik hapsine karar verilir. Burada dikkat edilmesi gereken husus şudur ki; bir kimseye bir borç sebebiyle verilecek tazyik hapsi süresi 3 AYI GEÇEMEZ.


TAAHHÜDÜ İHLAL SUÇUNUN OLUŞABİLMESİ İÇİN;

  • Geçerli bir icra takibi bulunması şarttır.

  • Geçerli bir taahhüt yapılmış olması gerekmektedir.

  • Ödeme taahhüdünün para alacağına ilişkin olması gerekir.

  • Borçlunun ödeme taahhüdünü ihlal etmiş olması şarttır.

  • Borçlunun taahhüdü ihlal etmesinde geçerli ve makul bir sebebi bulunmaması gerekir.


Şayet borçlu bir mücbir sebep dolayısıyla borcunu ödeyememişse bu durumda cezalandırılmayacaktır. Ancak borçlunun yargılama aşamasında bu mücbir sebebi mahkemeye bildirmiş ve ispatlamış olması gerekir.



Borçlunun taahhüt vererek borcunu taksitlendirmesi ona sınırsız taksit hakkı kazandırmamaktadır. Taahhütnamenin nasıl olacağı İcra İflas Kanunda açıkça belirlenmiştir.

Yorum Yap