‘’Özgürlüğün de Eşitliğin de Adaletin de Kaynağı Ulusal Egemenliktir’’.
İş sözleşmesi işveren ya da işçi tarafından sonlandırılabilmektedir. İşçinin çalıştığı yerdeki kıdemine göre, ya belli bir süre zarfında işi bırakacağına dair bildirimde bulunması ya da bu zamana ait ücretin diğer tarafa peşin bir şekilde ödeyerek kanundaki sürelere uymaksızın sözleşmenin fesih edilmesi halinde uygulanacak kurallar yasa tarafından düzenlenmiştir. Bu süreler asgari olup toplu iş sözleşmeleri ya da bireysel sözleşme ile de artırılarak değiştirilebilir. İhbar tazminatı her iki taraf için hak ve yükümlülük olarak karşımıza çıkmaktadır.
Çalışılan iş yerinin iş sözleşmesi belirsiz süreli olması gerekmektedir. Yarı zamanlı veya tam zamanlı çalışma olması bu durumu değiştirmemektedir. Belirli süreli iş sözleşmelerinde sözleşmenin bitiş tarihi her iki taraf açısından da bilindiği için ihbar tazminatı istemi hukuken mümkün değildir. İşveren deneme süresinde iken işçinin iş sözleşmesini feshediyorsa ihbar tazminatı gene ödenmeyecektir..
İhbar süresinin tespiti yapıldıktan sonra bu süreye denk gelen aylık brüt kazanç, giydirilmiş aylık brüt üzerinden bir hesaplama yapılmaktadır. İhbar tazminatı süreleri işçinin çalıştığı zaman aralıklarına göre farklılıklar göstermektedir. İhbar tazminatı üzerinden damga vergisi ve gelir vergisi kesintisi yapılmaktadır.
İhbar tazminatı süreleri hesaplama işlemi şu biçimde yapılmaktadır. Örnek olarak Son 1 ay brüt maaşı 2000 TL olan bir çalışana
Günlük maaş hesaplamasında: 2000 / 30 gün = 66 TL
Haftalık maaş hesaplamasında: 66 x 7 gün = 466
Üç yıldan fazla çalışan bir işçiye 8 haftalık brüt ücreti kadar ihbar ödeneceği için
8 Hafta x 466 =3.733 TL miktarında brüt ihbar tazminatı ödenir.
Bazı özel durumlarda işçi ihbar tazminatı hakkından yararlanamaz ve ihbar tazminatı süreleri işlemi yapılmaz. Bu durumlardan bazıları şunlarıdır;