‘’Özgürlüğün de Eşitliğin de Adaletin de Kaynağı Ulusal Egemenliktir’’.
Belirli bir çalışma süresini tamamlamış olan çalışanlar, yıllık izin hakkına sahip olmuş olurlar. Bir senenin tamamlanması durumunda, çalışan kişi yıllık ücretli izni hak etmiş olur. Bu bir senenin içerisinde deneme süresi de bulunmaktadır.
Senelik izi alacak kişilerin alacaklarının hesaplanması 4857 sayılı olan İş Kanunu kapsamında düzenlenmiştir. Çalışan kişilerin dinlenme hakkı 50. Madde sayesinde güvence altına alınmıştır. İlgili kanunları inceleyecek olursak;
Bir sene dolduktan sonra bir haftalık izin çalışan kişinin maaşından kesilmeden ödenmek zorundadır. Yıllık izin alacağı hesaplaması için brüt ücret veya net ücret üzerinden hesaplama yapılmalıdır. İzin ücretlerinin çalışan kişiye ödenmesi yasal olarak bir zorunluluktur. Kullanılmamış olan yıllık izinlerin ücretleri bazı kesintilere uğramaktadır. Bu hususta kesilen ücretler ise;
Toplam yıllık izin hesaplaması konusunda tüm çalışanlar bilinçli olmalıdır. Genel olarak yıllık izinler hakkedildiği dönemde kullanılmalıdır. Ancak çeşitli sebeplerden dolayı bir sonraki yıl için hakkedilmiş olan dinlenme süreleri belirli hizmet yılı içinde kullanılmamış ise çalışanın izin hakkının kaybolması söz konusu olamaz. İş verenin ayrılmış olan işçisi için yıllık izin ücretlerini ödemesi de zorunludur. Yıllık izinler;
Yıllık izin ücreti hesaplama 2020 yılında da brüt ücrete göre hesaplanmaktadır. Yıllık izin ücretlerine ilişkin olan zaman aşımları iş sözleşmesinin sona ermesi durumunda başlamaktadır. Zaman aşımı süresi bu noktada beş yıl olarak belirlenmiştir. BU ücretin beş yıl boyunca ödenmediği durumda geçen sürelere bağlı olarak yasal faiz işler.
İzinlerin kullanılmaması halinde ücretlerin işten ayrılırken ödenmesi gerekir. Aksi takdirde işçi haklarını arayabilir. Bu gibi davalarda uzman bir avukat ile çalışmak en doğrusudur çünkü ufak hatalar büyük hak kayıplarına neden olabilir.
Yıllık izin hesaplamada 6098 sayılı TBK’nun tek fıkradan oluşan 422. Maddesi baz alınabilir. Bu madde ile işveren en az 1 yıl çalışmış olan çalışanlara yılda en az 2 hafta, 18 yaşından küçük işçilere ve 50 yaşından büyük işçilere de en az 3 hafta ücretli yıllık izin vermekle yükümlü tutulmuştur.
Bir yıl çalışan kişinin belli bir zaman diliminde işyerinden uzak kalması sonrasında verimli bir çalışma yapmasına imkân doğurur. Toplumun ve iş yerinin sağlının korunması ile iş performansının geliştirilmesine hizmet eden senelik ücretli izin toplumun çıkarlarına da uygun bulunmaktadır.
İşçinin rızası olmadan ücretsiz izne gönderilmesi mümkün değildir. İşverenler bu bağlamda ücretsiz izne çıkmayı kabul anlamına gelen dilekçe hazırlayıp işçiye imzalatmayı istemektedir. İşçilerin böyle bir dilekçeyi imzalamak gibi bir zorunluluğu yoktur. İşçi ücretsiz izne çıkmayı kabul etmediği hallerde dayatılan izin sebebiyetiyle iş akdi işveren tarafından feshedilmiş olur. Bu durumda işçi kıdem ve ihbar tazminatı için hak kazanabileceği gibi işe iade davasını açma hakkına da sahip olur.
Korona virüs sebebiyle iş yerinde bir haftadan fazla işin durması halinde işçiler de iş Kanunu md.24/3 uyarınca haklı sebeple iş akdini feshedebilirler. Böyle bir durumda işçiler işten kendileri ayrıldığı halde kıdem tazminatı da alabilirler. Bu kapsamda genelde ile çalışması yasaklanan ya da işveren kararı ile bir haftadan fazla işe ara verilen işyerlerinde çalışanlar iş akdini haklı sebeplerle feshedebilirler. Böyle bir durumda fesih hakkı geçici kapanma kararı verildiği andan itibaren kullanılmamalıdır. Geçici kapanmanın 1 hafta sürmesi beklenmeli ve sürenin sonunda işe devam edilmezse şayet haklı nedenle fesih hakkı kullanılmalıdır. 1 haftalık süre boyunca İş Kanunu’nun 40. Maddesi uyarınca çalışanlara ücretlerinin yarısı ödenmeye devam edilmelidir.
İş yerinde çalışma süresinin en az 1/3’ü oranında düşürülmesi kaydıyla, işverenin başvurusu üzerine işçiye kısa çalışma ödeneği bağlanmak zorundadır. Ödemeler doğrudan çalışanların banka hesaplarına yapılır. İşçilerin bu ödenekten yararlanabilmesi için son 3 yılda 450 gün prim ödenmiş olması ve 60 gündür çalışıyor olması gerekmektedir.
Kısa çalışma döneminde, yıllık izin hakkının kullanılması durumunda çalışana yıllık izin süresindeki ücret tam olarak ödenmek zorundadır. Yıllık iznin kullandırıldığı sürede işveren taraf, kısa çalışma olarak değil de normal çalışma olarak bildirilmeli ve bedeli İŞKUR’dan talep edilmemelidir. Buna karşın yıllık izin döneminde kısa çalışma kodu kullanılırsa, kısa çalışma ödeneğine ilave olarak yıllık izin ücreti de işveren tarafından ödenmelidir. Örneğin 1 yıl önce işe girmiş ve asgari ücrete çalışan işçiye kısmi çalışma ödeneğinden 1561 TL aktarıldığı gibi senelik izin ücreti olarak da 1084 TL işveren tarafınca ödenmelidir.